Elektrikli araçların yaygınlaşmasıyla birlikte, artık sürücü koltuğunda oturmaya devam ederken size yardımcı olmak üzere tasarlanmış pek çok hizmet var. Park yeri, dolum veya şarj istasyonu hizmetleri için çevrimiçi ödeme yapmak gibi. Bu olanakları sağlamak için, otomobillerin konumunuzdan kişisel verilerinize ve banka hesap bilgilerinize kadar çok sayıda bilgiyi toplaması ve saklaması gerekiyor. Modern otomobiller düzgün çalışabilmek için destekleyici altyapıya, sürücü ve yolcu cihazlarına bağlı. İnternet kullanımı bu süreçlerin vazgeçilmezi konumunda. Bu da siber suçluların güvenlik açıklarından faydalanabileceği ve çeşitli siber güvenlik risklerine yol açabileceği anlamına geliyor. Bu işin sonuçları kişisel veya finansal verilerin çalınmasından direksiyon gibi önemli araç kontrollerinin ele geçirilmesine, sürüş sırasında öngörülemeyen araç davranışlarına, aracın kilitlenmesine ve hatta araç hırsızlığına kadar uzanan bir dizi risk içeriyor. Dolayısıyla sonuçları da son derece büyük zararlara sebep olma potansiyeline sahip. Başarılı bir saldırı sürücüler, yolcular ve yayalar için tehlikeli olabileceği gibi filo operatörlerini, otomobil üreticilerini, tedarikçileri, distribütörleri, sigorta şirketlerini ve finans kurumlarını da etkileyebilir. Otomotiv endüstrisindeki siber güvenlik sorunları bugünlerde o kadar önemli hale geldi ki, uluslararası kuruluşlar bu konuda ihtiyaç duyulan gereksinimler ve sertifikalar konusunu aktif olarak tartışmaya açıyor. Örneğin, otomotiv endüstrisinde siber güvenlik ve siber güvenlik yönetim sistemlerine ilişkin hükümler hakkındaki 155 sayılı Birleşmiş Milletler Yönetmeliği, 2021 yılında Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu (UNECE) tarafından kabul edildi. UNECE ayrıca, otomotiv sistemlerine yüklenen ürün yazılımı ve uygulamaların güncellenmesi süreci için güvenlik gereksinimlerini öngören 156 sayılı BM yönetmeliğini de kabul etti. Buna ek olarak, uluslararası standartlar ISO/SAE 21434 ve ISO 24089, kuruluşların BM düzenlemeleriyle uyum sağlamak için uygulayabilecekleri belirli önlemleri tanımlıyor ve ana hatlarını çiziyor. Temmuz 2024'ten itibaren BM düzenlemeleri, üretilen tüm yeni araçlar için zorunlu hale gelecek. Yani, araç ve araç bileşenleri için tip onaylarının karşılıklı olarak tanınmasını sağlayan 1958 Anlaşmasına katılan üye ülkelerin pazarlarında ürünlerini satabilmek için, otomobil üreticilerinin bu gerekliliklere olan uygunluğu sağlamaları ve sertifikasyondan geçmeleri gerekiyor. Bununla birlikte, UN R 155 ve UN R 156 ile uyumluluğa ilişkin kapsamlı tavsiyeler ve teknik düzenlemeler henüz ulusal düzenleyiciler tarafından yayınlanmadığından, uyumluluğu sağlama süreci birçok üretici açısından zorlayıcı olabilir. Gerekliliklere uyumluluğu sadece "kağıt üzerinde güvenlik" haline getirmekten kaçınmak, bunun yerine otomotiv sektöründeki araçların ve işletmelerin siber güvenliğini pratikte iyileştirmek için aşağıdaki beş adım, siber güvenlik gerekliliklerini uygulamaya yönelik strateji geliştiren otomobil üreticileri için yararlı olacaktır:
Lütfen tüm alanları doldurunuz!
E-Bülten Aboneliği Yaptığınız Zaman Son Gelişmelerden Anında Haberdar Olursunuz.!
Benzer Haberler
Togg T10X Aracı Ramazan Bayramı'nda 13 milyon kilometreden fazla yol ücretsiz şarjla kattı
MAN Kamyon & Otobüs bu yıl 30.000'in üzerinde TGE satışı hedefliyor
PIRELLI YENİ P ZERO'YU SUNAR: İLERİ TEKNOLOJİYLE DAHA YÜKSEK PERFORMANS VE GÜVENLİK
Hyundai Daha Rafine ve Daha Modern Yeni IONIQ 6'yı Tanıttı
Hyundai'nin minik drift canavarı "INSTEROID" ile tanışın
Xiaomi SU7'nin karıştığı ilk ölümlü kaza üç can aldı: Kapılar açılmadı iddiası!
Otomobil fiyatları artıyor, Trump vergileri can yakacak
Tesla’dan iki kötü haber: Hem kamuoyu desteği eriyor hem de teslimatlar düşüyor